22 Şubat 2018 Perşembe

YALNIZ EFE KİTAP ÖZETİ, KONUSU, ANA FİKRİ, İNCELEMESİ, BAKIŞ AÇISI - ÖMER SEYFETTİN


KİTABIN ADI :YALNIZ EFE

KİTABIN YAZARI :ÖMER SEYFETTİN

SAYFA SAYISI: 160

KİTABIN TÜRÜ: ROMAN

YAYIN EVİ VE BASIM YILI :Bilge Kültür Sanat - 2005

YALNIZ EFE KİTABIN KONUSU (TEMASI):

Kezban isimli bir genç kızın babasının haksızlığa uğrayarak öldürülmesi sonucu dağa çıkar ve haksızlığa uğratanlardan öcünü alır, daha sonra kendisi gibi mağdur duruma düşen halk için , zalimlere ve halkı soyanlara karşı yaptığı mücadele anlatılıyor.

YALNIZ EFE KİTABIN ANA FİKRİ:

Haksızlığa uğradığımızda bu durumu kabul edip çaba sarf etmeden yerimize çekilmek yerine çaba gösterip hakkımızı sonuna kadar savunmalıyız ve bizi mağdur duruma düşürenlerle mücadeleyi sonuna kadar elden bırakmamalıyız, sonunda doğru olan kazanacaktır.

KİTABIN ÖZETİ:

Sabahtan beri yürüyorduk. İnce ince yağmur yağıyordu. Omzumdaki silah gittikçe ağırlaşıyordu. “Biraz dinlensek” dedim. Kılavuzum güldü. "kesildin mi diye sordu." Sırtında çiftesiyle, üç günlük yiyecekleri de taşıyan bu köylüye yoruldum diyemez ve yarım saat daha tırmanırlar. Kılavuzum “yarın başına geldik, oturabiliriz” deyince hemen çöktüm çamın dibine arkamı yasladım. Cebimden paketimi çıkarıp ihtiyara uzattım, yak bi sigara dedim ihtiyara. İhtiyar ağır bir tavırla “Burada tütün içilmez, çünkü burası Yalnız Efe’nin kaybolduğu yerdir” dedi. Öğrendim ki bulunduğum yer önceden eşkiyaların sır olduğu gizemli bi yermiş. Ben ki, eşkiya hikayeleri dinlemeyi çok severim, Yalnız Efe'nin hikayesini de dinlemeliydim. “Anlat Baba” dedim.

Ben şimdi 50 yaşındayım bu olaylar benim küçüklüğüme denk gelir. Onu gören kadınlardan dinledim kendisi hiç bir erkeğe gözükmezmiş kız olduğundan. Babası gençliğinde Kezban isimli kızıyla bizim köye yerleşmiş. Kızından başka kimsesi yokmuş. Bir gün, Eseoğlu’nun çiftliğinden geçerken, alacağı olan birisini görüp istemiş. Vermeyince galiba kötü söz söylemiş. Çıkan kavga neticesinde adamı öldürmüşler.”


Kız bir zamanlar görünmez olur. Sarhoş mülazım Eseoğlu'nun verdiği ziyafete giderken kafasından vururlur. Yörüğün kızı vurdu derler ama kimse inanmaz. Herkes onun İzmir’e, birinin ya­nma evlatlık olarak gittiğini sanmaktadır. Fakat bir hafta geçmeden yörüğü öldüren koruyucu da öldürülür. Daha sonra Eseoğlu'nun boğazlanarak yatağında ölü olarak bulunur.


O günden beri, köylüleri soyan memurları, zalim zaptiyeleri, çiftçileri dolandıran madrabazları birer birer Öldüren bu efenin kim olduğu epeyce zaman anlaşılmaz.


Yanına, kızanlık için başvuran kimseyi kabul etmez, müracat edenleri ters yüzüne çevirir. Hep tek ba­şına gezdiği için ona ‘Yalnız Efe’ derler. Tam on beş sene yüzünü kadın­lardan başka kimse görmemiştir. Dağda bir erkekle karşılaşınca gözlerini yum diye bağırarak söylenirmiş. Sonra yanına gelirmiş, kim gözünü açarsa oracıkta öldürürmüş. Gözünü açmayan memura size eziyet eden kim, rüşvet alan var mı diye sorarmış.


Her köyün korusunda, gizli bir ağaçta, bir heybe asılı imiş. Heybe boşaldıkça, köy halkı içini yiyecekle doldururmuş. Bunun dışında da kimseye en ufak bir yük olmazmış…


Uzatmayalım…Tam o sıralarda, Söke taraflarında azgın bir Rum eşkıyası türer. Devlet kuvvetleri bunun peşine düşer. Arar arar bulamazlar. Boş dönmemek için, namını işittikleri Yalnız Efe’yi yakalamak isterler. Yalnız Efe’yi işte tam burada kıstırırlar. Teslim olmasını isterler. Yalnız Efe onlara: ‘Siz askersiniz, kardeşimsiniz, canınızı yakmak istemem savulun yoluma gideyim.” dese de ne çare? Dinlemezler. Üzerine ateş etmeye başlarlar. Yalnız Efe bi kaç askeri hafifçe yaralar. Yalnız Efe askerlere tekrar seslenir bırakın yoluma gideyim diye. Askerler yine dinlemezler. Askerler bu sefer Yalnız Efe'yi aralarına alarak ateş etmeye başlar. Yalnız Efe tekrar seslenir ve ben yokum, ben gidiyorum der ateşi kesmelerini ister. Askerlerin tekrar ateş etmelerinden sonra Yalnız Efe'den ses çıkmaz ve onu öldü sanırlar. Her tarafı didik didik ararlar. îşte bu çamın dibinde, Yalnız Efe’nin tüfeğiyle, geyik postu seccadesini ve yeşil namaz bezini bulurlar. O vakitten beri Yalnız Efe’ye rastgelen yoktur.


Kızı duyunca hemen babasının ölüsüne gider, ağlamaz sızlamaz hiç bi tepki vermez ama kimin vurduğunu anlar. Daha sonra kız doğruca hükümete koşup, ‘babamı vuran filandır’ der fakat kimse aldırış etmez. Fakat kız yine de köye dönmez. Nereden geldiğini bilmediği sarhoş bi zaptiye mülazımı varmış Eseoğlu'nun ahbabıymış, kız her gün ona sorar babamı vuranı yakalamıycakmısın diye. Kıza öfkelenir ve bi daha buraya gelme der. Kız buna sinirlenir ve zaptiye mülazımına babamı vuranı yakalamazsan seni vuracağım der. Buna sinirlenen zaptiye mülazımı kızı döver ve sonra da dışarı attırır.


Bir zaman onun korkusundan kimse kimseye kötülük edemez olmuş. Haksızlığa uğrayan düşmanını ‘Yalnız Efe’ye söylerim diyerek korkulurmuş.


Yazın yamaçlarında hayvanlarını süren yörükler buraya her gece nur indiğini anlatırlar. Bu arada yağmur dinmişti. Kalkıp tüfeği omzuma geçirdim. Ihtiyarda yemek torbasını sırtlayıp yola koyuldular. Yürüyüp yolun kenarına gelirler ve ne kadar yüksekte olduğunu aşağıya bakınca anlarlar çok yüksektlerdi. Yanına yaklaşan kılavuza sorar der ki, Yalnız Efe askerin eline düşmemek için aşağıya atlamış olabilir mi? Kılavuz cevap verir o Allah'tan korkar öyle bişey yapmaz deyip sır olduğunu söyledi. Tekrar nerden biliyosun diye sorar, kılavuz cevap verir sır olmasa her gün buraya nur iner mi? Der.

KİTAPTAKİ KARAKTERLER VE ANALİZİ

KEZBANHikayenin baş kahramanı olan Kezban, haksızlıklara karşı gelmek için dağa çıkar ve önce babasının öcünü alır daha sonra da haksızlık yapanların karşısında durur. Bu yüzden halk arasında kahraman olarak anılıp dağda yalnız başına hayat sürdüğünden dolayı halk arasında Yalnız Efe olarak anılır.
ESEOĞLU: Eseoğlu eserde köylüleri borç altına alan merhametsiz biri olarak anlatılır. Bölgedeki güvenlik görevlilerini de arkasına alan Eseoğlu bölgede istediğini yapan güçlü bi kişidir. Ayrıca Kezban'ın babasını öldürttüğünden dolayı Kezban'ın dağa çıkmasına neden olmuştur. Hikayede Kezban tarafından öldürülür.
YÖRÜK EFE: Yalnız Efe'nin babasıdır. Kızı, Yörük Efe'nin öcünü almak için dağa çıkar.

YALNIZ EFE KİTABI MEKAN

Mekan: Yalnız Efe kitabında geçen mekan Yalnız Efe'nin yaşadığı köy ve sonradan çıktığı dağdan ibarettir.

YALNIZ EFE KİTABI BAKIŞ AÇISI

Avcı hikayeye başlamadan önce hikayeyi bildiği için geleceğe hâkim bakış açısına sahip bir anlatıcıdır. Bu doğrultuda bakış açısının tanrısal (ilâhi) bakış açısı olduğunu görüyoruz.