KİTABIN ADI: KUYUCAKLI YUSUF
KİTABIN YAZARI: SABAHATTİN ALİ
SAYFA SAYISI: 220
KİTABIN TÜRÜ: Sosyal-Aşk Roman
YAYIN EVİ VE BASIM YILI: Yapı Kredi Yayınları - 2001
KUYUCAKLI YUSUF NERELİ: AYDIN NAZİLLİ
KUYUCAKLI YUSUF KİTABININ KONUSU (TEMASI):
Yusuf'un çocukluğundan beri yaşadığı olaylar, Muazzez'e olan aşkı ve iyi ve kötü karakterler anlatılmıştır.
KUYUCAKLI YUSUF KİTABININ ANA FİKRİ:
Bazen başımıza kötü olaylar gelebilir. Bu olası durumlarda dostlarımızı iyi seçmeliyiz. Ayrıca dostumuzu ve düşmanımızı iyi tanımalıyız.KUYUCAKLI YUSUF KİTABI YORUM:
Sabahattin Ali'nin ilk romanı olan Kuyucaklı Yusuf'u okumayı herkese öneriyorum. Bi çırpıda bitirdiğim kitabı oldukça başarılı buldum. Kitap bana göre oldukça akıcıydı. Kitapta iyi ve kötü karakterler bir arada verilmiş. Ve oldukça öğretici hayata bakış açısı bir kitaptı bana göre.KUYUCAKLI YUSUF KİTABININ ÖZETİ:
Yusuf Aydın'ın Nazilli kasabasına yakın Kuyucak köyünde doğmuştur. Bir gün haydutların evlerini basması sonucunda annesini ve babasını kaybetmiştir. Kaymakam Selahattin Bey yanına doktor ve jandarmaları alarak olay yerine gider.
Eve girdiklerinde kanlar içinde kalan bir yatak ve odanın kenarında oturan Yusuf'u görürler. Kaymakam Yusuf'la konuşur. Yusuf'un parmağı annesini haydutlardan korumaya çalışırken yaralanmıştır. Bunu gören doktor parmağın kesilmesi gerektiğine karar verir. Daha sonra kaymakam Yusuf'un yalnız kaldığını fark eder ve onu evine götürmek ister. Kaymakamın eşi Şahende hanım Yusuf'u istemez ama kocasına karşı gelemediğinden mecbur kabul eder.
Kaymakam Selahattin beyin Muazzez adında Yusuf'tan az küçük bir kızı vardır. Yusuf'un hislerini göstermekte çekinmediği tek kişi ise Muazzez'dir. Muazzez'le oyunlar oynar onunla güzel vakit geçirir.
Yusuf ilk olarak okula Edremit'te başlamıştır. Yusuf orada okumayı öğrendikten sonra okulu bırakır. Selahattin beyin bu duruma canı çok sıkılır. Selahattin bey Yusuf'un okumasını ister fakat Yusuf okumayı öğrendiğini ve bu durumun onun için yeterli olduğunu söyler. Yusuf'un okumaması Şahende hanımın hoşuna gider. Muazzez'i Yusuf'a emanet edip gezmelere gider.
Annesi gezmelerde, babası ise işe daha sonra da akşaları rakı masalarında takılmasından dolayı, anne ve babası Muazzez'le çok ilgilenemez. Bu durum Muazzez'i Yusuf'a daha da yakınlaştırır.
Bir bayram günü Muazzez, Yusuf ve Yusuf'un arkadaşı Ali gezmeye çıkarlar. Muazzez 13 yaşına gelmiş güzel bir kız olmuştur. Ali'nin kaçamak bakışları Muazzez'in üzerindedir. Beraber salıncağa binerler o sırada mahallenin serseri çocuğu Şakir de gelir ve diğer salıncağa biner. Şakir'in Muazzez'e bakışları Muazzez'i rahatsız eder. Yusuf, Muazzez ve Ali'yi gönderir ve Şakir'i orada döver. Bu esnada Hacı Ethem gelir ve Şakir'i yatıştırır. Hacı Ethem, Şakir'in hizmetinde çalışan biridir.
Yusuf zeytinlikte çalışırken bi kadın çocuğuyla yanına gelir ve iş ister. Kocası tarafından terkedilmiş ve çaresiz olan bu kadına Yusuf iş verir. Bir gün Yusuf bu kadının evine gider ve kadın başından geçen talihsiz olayları anlatır. O esnada Hacı Ethem eve gelir. Hacı Ethem'in kadına tokat attığını gören Yusuf, Hacı Ethem'in üzerine yürür. Hacı Ethem'e tam vuracakken Hacı Ethem cebinden çıkardığı bıçağı Yusuf'a saplar.
Şakir, Muazzez'i çok ister. Şakir'in babası Hilmi Bey ise, kaymakamın kızını Şakir'e vermeyeceğini bilir ve ona tuzak kurar. Kaymakamı kumar oynamaya teşvik eder ve iyice borca sokar. Daha sonra ertesi gün akşam vakti Şakir'in ailesi, Muazzez'i istemeye gelir. Muazzez'in babası bu duruma razı olmazken annesi ise zengin birini kaçırmak istemez.
10 gün sonra Yusuf'u eve getirirler. Zeytinlikte çalışmaya başlayan kadın ve Kübra isimli kızı kaymakamın evinde kalmaya başlar. Yusuf'a yardımcı olur. Muazzez, Kübra'nın Yusuf'a olan ilgisini görünce Kübra'yı kıskanır. Daha sonra Yusuf'a, Şakir'in ailesinin kendisini istemeye geldiklerini söyler. Yusuf bu duruma öfkelenir.
Selahattin Bey, yaşlılığın ve alkolün etkisiyle yıpranmıştır. Bir de buna Hilmi Bey'e olan 320 altınlık borcu eklenince bunalıma girer. Ve Şakir'e kızını vermek istediğini Yusuf'a söyler. Yusuf bu duruma karşı çıkar. Şakir gibi birine kız verilmeyeceğini söyler. Daha sonra Şakir'in Kübra'ya nasıl zorla sahip olduğunu babasına anlatır.
Yusuf, arkadaşı Ali'ye babasının 320 altınlık borcu olduğundan bahseder. Ali bu parayı bulabileceğini söyler. İnsanların çıkarları olmadan iyilik yapmayacağına inanan Yusuf, arkadaşının Muazzez'i istediğini anlar. Yusuf bu durumdan hiç hoşlanmaz ama yapacak bi şeyi de yoktur. Daha sonra Ali, Yusuf'a altınları verir ve Yusuf'ta Hacı Ethem'i bulup babasının borcunu öder.
Daha sonra eve giden Yusuf, Muazzez'in bu durumu öğrendiğini fark eder ve abisine beni kaça sattın diye sorar. Bu esnada Yusuf kardeşine kiminle evlenmek istediğini sorar. Muazzez bu sırada Yusuf'a aşkını itiraf eder. Yusuf da Muazzez'i seviyordur. Daha sonra Yusuf arkadaşı Ali'yle buluşur ve arkadaşı Ali, Yusuf'a Muazzez'i istemeye geleceklerini söyler. Babası borçlarından kurtulduğu için annesi ise gezebileceği için bu durumdan memnundur.
Daha sonra Ali, arkadaşı İhsan'ın düğününe gider. Şakir de oradadır. Şakir, Ali'nin sevdiği kıza göz koyduğunu öğrenmiştir. Şakir bu duruma çok öfkelidir. Düğünde Ali'yi görür ve öldürür. Jandarmalar düğüne gelir ve Şakir'i yakalarlar. Hacı Ethem görgü tanıklarını tehdit eder ve susturur. Daha sonra sorgulamayı yapan çavuşa da 2 altın kesesi verir ve Şakir'i kurtarır.
Bütün bu olaylardan sonra Yusuf, anne ve babasının Hilmi Beylerin evine gittiğini öğrenir. Ve Yusuf bir araba bularak Muazzez'i çamlık gibi bi yere götürür.
-
Şahende hanım eve gelir ve kızını evde bulamayınca eşine haber verir. Eşi de jandarmalara haber edince jandarmalar Muazzez ve Yusuf'u aramaya koyulurlar. Yusuf bir köylüyle babasına haber gönderir ve Muazzez'le evlendiklerini söyler. Kaymakam köylüyü ikna eder ve çocuklarının yanına varır. Daha sonra çocukları ikna ederek onları evlerine getirir.
Yusuf bir süre sonra kaymakamın yanında işe başlar. Yusuf bu işi hiç sevmez. Daha sonra Selahattin Bey hayatını kaybeder. Daha sonra yeni kaymakam gelir. Kaymakam İzzet Bey, Yusuf'un baş parmağı olmadığından güzel yazı yazamayacığını söyler ve onu süvari tahsildarı yapar. Ve ona at alıp köy köy dolaşmasını söyler. Kaymakamın asıl amacı Yusuf'a yeni iş vermek değildir, onu uzaklaştırmaktır.
Yusuf yeni işine başlar. Köy köy dolaşır. Annesinin ikna etmesi sonucu Muazzez de annesiyle dolaşmaya başlar. Daha sonra evlerinde içkili eğlence vermeye başlarlar. Muazzez, Yusuf yokken burada kucaktan kucağa dolaşır Yusuf'a yalan söyler.
Yusuf son gidişinde Edremit'e dönerek Muazzez'i almayı düşünür. Eve girdiğinde rezil bir manzarayla karşılaşır. Evde İzzet Bey, Şahende Hanım, Muazzez, Şakir ve Hacı Ethem'i görür. Sarhoş bi halde olan Muazzez bölük komutanının tacizinden kendisini korumaya çalışır. Yusuf elindeki kamçıyı İzzet Beyin suratına yapıştırır. Sonra diğerlerine de savurur. Kamçı konsolun üzerinde lambaya çarpar ve içerisi zifir karanlığa kavuşur. Yusuf daha sonra tabancasını çekip rastgele ateş etmeye başlar. Daha sonra oradan karısını çıkarıp ata bindirir. Muazzez yaralıdır. At yorulmuştur ve yakın bi yerde dururlar. Etraf karlıdır. Gocuğunu çıkarıp karısını sarar. Ortalık aydınlanınca karısını uyandırmaya çalışır fakat Muazzez oracıkta ölmüştür. Yusuf heybesinden çıkardığı büyük bir bıçakla kanlı toprağı kazar ve derin bir çukur açar. Karısını oraya gömer. Yusuf daha sonra ata atlar ve atını dağın tepelerine doğru sürer. Ve böylece Yusuf yeni bir hayata yelken açar.
Muazzez: Kaymakamın kızı, Kuyucaklı Yusuf'u sever ve daha sonra onunla evlenir. Kendi hâlinde, iyi niyetli, sade bir kişidir.
Kaymakam Selahattin: Muazzez'in babasıdır. Yusuf'u evlatlık olarak alır. Ailesine düşkün, samimi, sevecen, babayiğit, şefkatli, merhametli bir kişidir.
Şahende Hanım: Romanın kötü kişilerinden biridir. Kaymakamın karısıdır. Yusuf'u sevmez. Kin, nefret dolu, kötü yürekli, ahlaksız bir kadındır.
Şakir: Kasabanın külhanbeyidir. Her dediğini yaptıran, kabadayı, ahlaksız, kötü bir karakteri vardır. Muazzez'den hoşlanır.
Hacı Ethem: Şakir'in kötü işlerinin kurtarıcısıdır. Şakir'in babasının yardımcısıdır.
İzzet: Kaymakam Selahattin Bey öldükten sonra yerine atanan kaymakamdır. Kötü niyetli biridir.
Ali: Yusuf'un arkadaşıdır. Muazzez'e aşıktır. Şakir tarafından öldürülür.
Romanın başında 1903 yılı sonbaharında eşkiyalar kuyucaklı köyünü basmıştırdan anlaşıldığı gibi romanda zaman 1903 yılında başlamış ve 1915 yılına kadar sürmüştür.
Kuyucaklı Yusuf romanında mekan değişiklik gösterir. Kuyucak köyünde başlayan olaylar, Yusuf'un Edremit'e götürülmesiyle orada devam eder. Muazzez ile kaçtıklarında ise Burhaniye'ye doğru gidip bir köyde kalırlar. Tahsildar olduğunda ise köyleri teker teker dolaştığı söylenir.
"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi!
Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
"Fakat her şey geçer, her şey unutulur. Kendini bir felâketin içinde kaybetmenin mânâsı yoktur. İnsan birazcık da kalender olmalıdır!"
"Bir çocuğun ölümünü görmektense,dünyaya geliş biletimi iade etmek isterim."
-"fakat her şey geçer. Her şey unutulur. Kendini bir felaketin içinde kaybetmenin bir manası yoktur. İnsan biraz kalender olmalıdır!"
+"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
"Halimizi görüyorsun. Bir tatlı söz duymak bile gönlümüze ferahlık verir..."
Daha sonra eve giden Yusuf, Muazzez'in bu durumu öğrendiğini fark eder ve abisine beni kaça sattın diye sorar. Bu esnada Yusuf kardeşine kiminle evlenmek istediğini sorar. Muazzez bu sırada Yusuf'a aşkını itiraf eder. Yusuf da Muazzez'i seviyordur. Daha sonra Yusuf arkadaşı Ali'yle buluşur ve arkadaşı Ali, Yusuf'a Muazzez'i istemeye geleceklerini söyler. Babası borçlarından kurtulduğu için annesi ise gezebileceği için bu durumdan memnundur.
Daha sonra Ali, arkadaşı İhsan'ın düğününe gider. Şakir de oradadır. Şakir, Ali'nin sevdiği kıza göz koyduğunu öğrenmiştir. Şakir bu duruma çok öfkelidir. Düğünde Ali'yi görür ve öldürür. Jandarmalar düğüne gelir ve Şakir'i yakalarlar. Hacı Ethem görgü tanıklarını tehdit eder ve susturur. Daha sonra sorgulamayı yapan çavuşa da 2 altın kesesi verir ve Şakir'i kurtarır.
Bütün bu olaylardan sonra Yusuf, anne ve babasının Hilmi Beylerin evine gittiğini öğrenir. Ve Yusuf bir araba bularak Muazzez'i çamlık gibi bi yere götürür.
-
Şahende hanım eve gelir ve kızını evde bulamayınca eşine haber verir. Eşi de jandarmalara haber edince jandarmalar Muazzez ve Yusuf'u aramaya koyulurlar. Yusuf bir köylüyle babasına haber gönderir ve Muazzez'le evlendiklerini söyler. Kaymakam köylüyü ikna eder ve çocuklarının yanına varır. Daha sonra çocukları ikna ederek onları evlerine getirir.
Yusuf bir süre sonra kaymakamın yanında işe başlar. Yusuf bu işi hiç sevmez. Daha sonra Selahattin Bey hayatını kaybeder. Daha sonra yeni kaymakam gelir. Kaymakam İzzet Bey, Yusuf'un baş parmağı olmadığından güzel yazı yazamayacığını söyler ve onu süvari tahsildarı yapar. Ve ona at alıp köy köy dolaşmasını söyler. Kaymakamın asıl amacı Yusuf'a yeni iş vermek değildir, onu uzaklaştırmaktır.
Yusuf yeni işine başlar. Köy köy dolaşır. Annesinin ikna etmesi sonucu Muazzez de annesiyle dolaşmaya başlar. Daha sonra evlerinde içkili eğlence vermeye başlarlar. Muazzez, Yusuf yokken burada kucaktan kucağa dolaşır Yusuf'a yalan söyler.
Yusuf son gidişinde Edremit'e dönerek Muazzez'i almayı düşünür. Eve girdiğinde rezil bir manzarayla karşılaşır. Evde İzzet Bey, Şahende Hanım, Muazzez, Şakir ve Hacı Ethem'i görür. Sarhoş bi halde olan Muazzez bölük komutanının tacizinden kendisini korumaya çalışır. Yusuf elindeki kamçıyı İzzet Beyin suratına yapıştırır. Sonra diğerlerine de savurur. Kamçı konsolun üzerinde lambaya çarpar ve içerisi zifir karanlığa kavuşur. Yusuf daha sonra tabancasını çekip rastgele ateş etmeye başlar. Daha sonra oradan karısını çıkarıp ata bindirir. Muazzez yaralıdır. At yorulmuştur ve yakın bi yerde dururlar. Etraf karlıdır. Gocuğunu çıkarıp karısını sarar. Ortalık aydınlanınca karısını uyandırmaya çalışır fakat Muazzez oracıkta ölmüştür. Yusuf heybesinden çıkardığı büyük bir bıçakla kanlı toprağı kazar ve derin bir çukur açar. Karısını oraya gömer. Yusuf daha sonra ata atlar ve atını dağın tepelerine doğru sürer. Ve böylece Yusuf yeni bir hayata yelken açar.
KUYUCAKLI YUSUF KİTABINDAKİ KARAKTERLER VE ANALİZİ:
Yusuf: Annesini ve babasını kaybettikten sonra kaymakam tarafından evlatlık alınır, fakir bir halk çocuğudur. Sert, haşin, insanlara çok güvenmeyen, cesur bir kişidir. Muazzez'i sever ve onunla evlenir.Muazzez: Kaymakamın kızı, Kuyucaklı Yusuf'u sever ve daha sonra onunla evlenir. Kendi hâlinde, iyi niyetli, sade bir kişidir.
Kaymakam Selahattin: Muazzez'in babasıdır. Yusuf'u evlatlık olarak alır. Ailesine düşkün, samimi, sevecen, babayiğit, şefkatli, merhametli bir kişidir.
Şahende Hanım: Romanın kötü kişilerinden biridir. Kaymakamın karısıdır. Yusuf'u sevmez. Kin, nefret dolu, kötü yürekli, ahlaksız bir kadındır.
Şakir: Kasabanın külhanbeyidir. Her dediğini yaptıran, kabadayı, ahlaksız, kötü bir karakteri vardır. Muazzez'den hoşlanır.
Hacı Ethem: Şakir'in kötü işlerinin kurtarıcısıdır. Şakir'in babasının yardımcısıdır.
İzzet: Kaymakam Selahattin Bey öldükten sonra yerine atanan kaymakamdır. Kötü niyetli biridir.
Ali: Yusuf'un arkadaşıdır. Muazzez'e aşıktır. Şakir tarafından öldürülür.
KUYUCAKLI YUSUF KİTABI ZAMAN:
KUYUCAKLI YUSUF KİTABI MEKAN:
KUYUCAKLI YUSUF ALINTI:
Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
"Fakat her şey geçer, her şey unutulur. Kendini bir felâketin içinde kaybetmenin mânâsı yoktur. İnsan birazcık da kalender olmalıdır!"
"Bir çocuğun ölümünü görmektense,dünyaya geliş biletimi iade etmek isterim."
-"fakat her şey geçer. Her şey unutulur. Kendini bir felaketin içinde kaybetmenin bir manası yoktur. İnsan biraz kalender olmalıdır!"
+"Hiç geçmeyen, hiç unutulmayan şeyler de var, beyefendi! Ölünceye kadar insanın sırtından atamayacağı şeyler de var..."
"Halimizi görüyorsun. Bir tatlı söz duymak bile gönlümüze ferahlık verir..."
