9. HARİCİYE KOĞUŞU ROMANININ İNCELEMESİ
Psikolojik bir roman olan 9. Hariciye Koğuşu'nda, roman kahramanının adı yoktur. Ruhsal tahliller ve betimlemelere yer verilmiştir. Yazarın romanda yalın bir dille beraber yoğun bir anlatımı vardır. Kahramanın hastalığı yazarın çocukluğunda geçirdiği hastalığa benzediğinden 9. Hariciye Koğuşu romanı otobiyografik bir nitelik göstermekle beraber anı türünde yazılmıştır. Kitap 124 sayfadan oluşmuştur.9. HARİCİYE KOĞUŞU ROMANININ ÖZETİ
Romanda 15 yaşındaki bir çocuğun 7 yaşından beri çektiği kemik hastalığından bahsedilmektedir. Çocuğun hayatı hastanelerde geçmiştir. Teşhis edilemeyen bu hastalığının, bir gün doktorlar tarafından açığa kavuşturulduğunu ve hastalığının "kemik veremi" olduğunu öğrenir. Doktorlar çocuktan stressiz, rahat ve heycansız bir yaşam sürmesini isterler. Yoksa hastalığının ciğerlerine sıçrayıp ciğer veremi geçirmesinden, bacağının kesilmesine kadar ağır problem yaşayacağını söylemişlerdir.Çocuk bu durumun annesi tarafından öğrenilmesini istemiyordu. Eğer annesi bu durumu öğrenirse annesinin üzüleceğini ve bunun kendisini daha da yaralayacağını kendisi biliyordu. Çocuk bu yüzden evine gitmemeye karar verir ve Erenköy'de oturan uzaktan akrabaları olan bir Paşa'nın yanına gider. Orada kalırken küçüklükten beri arkadaşı olan kendisinden 4 yaş büyük Paşa'nın kızı Nüzhet'e aşık olur. Nüzhet de çocuğa karşı aynı şeyleri hisseder. Fakat Nüzhet'in annesi kızının bir doktorla evlenmesini istemektedir.
Bir gün akşam yemeğine Doktor Ragıp da davet edilir. Sofra hazırlandıktan sonra doktor gelince yemeğe başlanır. Yemekte Paşa ile doktor arasında güzel bi sohbet başlar. Paşa bu sohbete çocuğu da dahil etmek için çocuğa konuyla ilgili bir soru sorup görüşlerini almak ister Çocuğun verdiği muhalif cevaplar Paşa'nın hoşuna gitmez ve aralarında tartışma başlar. Paşa doktor gittikten sonra çocuğu odasına çağırır ve doktorla ilgili çocuğa sorular sorar, son olarak doktorun Nüzhet'e uygun olup olmadığını bir de çocuğa sorar. Çocuk doğal olarak buna "hayır" cevabını verir. Paşanın da fikrinin bu yönde olduğunu söylemesinden sonra çocuk odadan çıkar. Bunu duyan Nüzhet'in annesi çocuğa karşı kinlenir ve çocuğun hastalığının bulaşıcı olduğun Nüzhet'e söyler ve çocuğun eşyalarını ayırır bunu öğrenen çocuk evden ayrılmaya karar verir. Bu sırada annesi de paşanın evine gelir. Annesi geldiğinden dolayı çocuk burda bi kaç gün daha kalır.
Felaketler peşpeşe gelmiştir. Çocuğun bozulan moraliyle birlikte dizindeki hastalık da gün geçtikçe daha da ilerlemiştir. Kendi evlerinde bir gün çocuk yatarken dizindeki ağrı sebebiyle uyuyamamıştır, çocuk bu durumu annesine söyler ve sabah olunca doktora giderler. Doktor hastalığının ilerlemiş olduğunu ve bacağının kesilmesi gerektiğini söyler çocuk ve annesi bunu kabullenemez ve başka doktora görünmek isterler. ve 9. Hariciye Koğuşunda ameliyat olmaya karar verir.
Ameliyat başarılı geçer ve çocuğun bacağının kesilme riski biter fakat çocuk bi süre yere basamayacaktır. Çocuk hastanede kaldığı sürede sürekli Nüzhet'i düşünmüştür. Bir gün Nüzhet'ten gelen kartla Paşa'nın hastalandığını ve kendisinin de doktorla evlendiğini öğrenir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder